DSP Genel Başkanı Zeki Sezer, AK Parti’nin Cumhurbaşkanlığı’nı Cumhuriyet’in son kalesi olarak gördüğünü belirterek, “Atatürk’ün koltuğuna Atatürk’e layık olmayanların oturmasını engelleriz” diye konuştu.

DSP Genel Başkanı Sezer, Kırıkkale Kültür Merkezi’nde gerçekleştirilen DSP Kırıkkale İl Danışma Kurulu toplantısına katıldı. Toplantının açış konuşmasını yapan DSP Kırıkkale İl Başkanı Günseli Çelikbaş, Kırıkkale’de demokratik sol düşüncenin, AK Parti iktidarının ekonomik ve sosyal anlamda rencide ettiği tüm kesimler için umut olduğunu ifade etti. AK Parti iktidarının 3.5 yıllık döneminde laiklik ve demokrasinin içinin boşaltıldığının savunan Çelikbaş, AK Parti’nin demokrasiyi amaç değil araç olarak gördüğünü ifade etti.

DSP Genel Başkanı Zeki Sezer ise konuşmasında, eski Başbakan Bülent Ecevit’in hastalığından dolayı GATA’ya akın eden tüm vatandaşlara teşekkür etti. Laik, demokratik Atatürk Cumhuriyeti ile kavgası olduğu ayan beyan ortada olan bir hükümetin işbaşında olduğunu ifade eden Sezer, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın, değişmediğini her geçen dakika gösterdiğini belirtti. Bu hükümeti değiştirmenin artık kaçınılmaz olduğunu kaydeden Sezer, toplumun büyük kaygılar yaşadığını söyledi. AK Parti’nin insanları inananlar, inanmayanlar, başı açık, başı kapalı şeklinde gruplara bölmeye çalıştığını dile getiren Sezer, bugün Türk halkının insanların inançlarını ve duygularını siyasete ve ticarete alet edenler yüzünden büyük kaygılar yaşadığını belirtti.

Sezer, “İnsanların üzerinden siyaset yapmak en hafif deyimiyle günahtır. Bunlar bu günahı işliyor ama bundan da vazgeçmiyorlar. Ama halkımız onlardan vazgeçiyor. Bu densizler, bu aymazlar halkımızın nezdinde artık gidicidir” dedi.

Türkiye’de bugün dediğim dedik, astığım astık bir Başbakan olduğunu kaydeden Sezer, Türkiye’nin padişahlık özlemi içindeki bir Başbakan ile yönetildiğini savundu. Sezer, ülkeyi, demokrasiye zarar verenlerden kurtarmak gerektiğini söyledi.

Bülent Ecevit’in, hastalandığı gün Danıştay üyesi Mustafa Özbilgin’in cenaze törenine katıldığını hatırlatan Sezer, orada Ecevit’in bir duyarlılığı ortaya koyduğunu ifade etti. Cenaze törenine katılan onbinlerin, uygulanan hükümet politikalarının yanlış olduğunu haykırdıklarını anlatan Sezer, Bülent Ecevit’in düşüncelerinin de bu doğrultuda olduğuna dikkat çekti. Cenaze töreninde vatandaşların kendilerine büyük yakınlık, Hükümet yetkilileriyle diğer muhalefet partilerinin yetkililerine ise büyük tepki gösterdiklerini hatırlatan Sezer, Danıştay’a düzenlenen saldırının Cumhuriyet’e ve Cumhuriyet’in kurumlarına yapılan bir saldırı olduğunu vurguladı. Başbakan Erdoğan’ın cenaze töreni sonrasında “Kocatepe Türkiye değil’ şeklinde bir açıklama yaptığına işaret eden Sezer, “O Kocatepe Türkiye sayın Başbakan. Sen görmek istemiyorsun. Bu millet görmek istemediğini sana gösterecek. Ne kadar çırpınırsan çırpın gidiyorsun. Kurtuluşun yok. Gittiğinde de yolsuzlukların hesabını vereceksin. Başbakan ne yaptığının farkında değil. Milletin tokadı Başbakanı kendine getirecek” açıklamasında bulundu.

AK Parti iktidarının Cumhurbaşkanlığı’nı Cumhuriyet’in son kalesi olarak gördüğünü kaydeden Sezer, iktidarın gözünü Cumhurbaşkanlığı’na diktiğini söyledi. Sezer şöyle konuştu:

“SAHTE KABADAYILARA KARNIMIZ TOK”

“Öyle yağma yok. Atatürk’ün koltuğuna Atatürk’e layık olmayanların oturmasını engelleriz. Her şey milletvekili sayısı değil. Atatürk’e uygun olmadığını düşündüğümüz birisi Cumhurbaşkanı seçtirilmeye çalışıldığı anda DSP bayrağını değil, Türk bayrağını açarak milyonları sokağa dökeriz. Onlar da o koltuğa gidemezler. Başbakan bu sözlerimizi ciddiye alsın. Elele, kolkola kendisini Başbakan yapan yasa değişikliğini gerçekleştirdiği muhalefetle bizi karıştırmasın. Milyonları sokağa dökeriz. O Başbakan, değil Cumhurbaşkanlığı koltuğuna gitmek, Başbakanlık koltuğunda bile oturamaz.”

Ekonomide yaşanan kötüye gidişin bedelini Türk halkının ödeyeceğini ifade eden Sezer, zamların yağmur gibi gelmeye başladığını ifade etti. Sosyal Güvenlik Yasası’nın aslında sosyal yıkım yasası olduğunu öne süren Sezer, sağlık yardımlarında büyük kesintiler olduğuna işaret etti. Bu hükümet döneminde yolsuzlukların, Cumhuriyet tarihinin en üst noktasına geldiğini belirten Sezer, yolsuzlukların hesabının günü geldiğinde sorulacağını vurguladı. Türkiye’nin laik, demokratik Atatürk Cumhuriyeti’ni başka bir noktaya taşıyanları haketmediğini kaydeden Sezer, bu hükümetten ülkeyi kurtarmanın boyunlarının borcu olduğunu dile getirdi.

Başbakan Erdoğan’ın vatandaşlara karşı aslan, dışarıda ise kuzu olduğunu söyleyen Sezer, “Sahte kabadayılara karnımız tok. Demokratik solcuların üslupları naziktir. Vatandaşa nazikçe yaklaşır. Ama Türkiye’ye uzanan elleri kırmakta da tereddüt etmez. Vatandaşı azarlayan, ülkeyi pazarlayan Başbakan’la ulusal güvenliğimiz tehlikede” açıklamasında bulundu.

CHP’nin iktidara karşı adam gibi muhalefet yapamadığını dile getiren Sezer, buna karşın CHP için çok ağır sözler söylemekten kaçındığını, bir uzlaşı yolunu açık bırakmak istediklerini ifade etti. Sezer, DSP’nin Türkiye’de uzlaşının da olumsuzluklara karşı güçbirliğinin de öncüsü olmak durumunda bulunduğunu vurguladı.

Bülent Ecevit’in en büyük eserinin DSP olduğunu kaydeden Sezer, DSP’nin sonsuza kadar ilkeleriyle felsefesiyle yaşayacağını söyledi. Bu yapının, işbirliklerinin, uzlaşının önünü açabilecek bir yapı olduğunu kaydeden Sezer, halkın umudu olan tek partinin DSP olduğunu ifade etti. Sezer, kendilerine ulaşan kamuoyu yoklamalarına göre oyları artan tek partinin DSP olduğunu kaydetti. Sezer, “tek taşla duvar olmaz” atasözünü hatırlatarak, Türkiye’nin içinde bulunduğu olumsuzluklara karşı elbirliğiyle, daha çok çalışarak bir duvar gibi duracaklarını vurguladı.

DSP Genel Başkanı Sezer Sezer, konuşmasının ardından DSP Kırıkkale İl Başkanlığı’nın yeni üyelerine parti rozetlerini taktı.